Asya’ya Yönelik Tarife Planı: Çin Üreticileri Güneydoğu Asya’ya Kayacak mı?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.

Donald J. Trump, MAGA (Amerika’yı Yeniden Harika Yap) sloganıyla seçim kampanyasını sürdürürken, tarifeleri artırma planını açıkladı. Trump, kendisini “tarife adamı” olarak tanımlayarak, Çin’den yapılan tüm ithalatlar için %60’a kadar, diğer tüm ithalatlar içinse %20’ye kadar tarife artırımı yapmayı vaat etti. Ayrıca, bazı ithal otomobiller için %200’e kadar vergi koymayı gündeme getirdi.

Trump’ın Tarife Planı: Küresel Ekonomiyi Nasıl Etkileyecek?

Analistlere göre, Trump bu planı gerçekleştirme noktasında 1930 tarihli Smoot-Hawley Tarife Kanunu’ndan (ABD’nin ticaret politikası açısından son derece düşük bir dönem) yararlanarak, tarifeleri artırma yetkisini kullanabilir.

Çoğu ekonomi danışmanı, Trump’ın tarifelerinin ABD ekonomisini yeniden dengelemekte iyi bir araç olacağını savunuyor. Ancak, ekonomistler bu tür bir tarife artışının ABD tüketicileri ve işletmeleri üzerindeki enflasyonist etkilerinden endişe duyuyorlar. Artan fiyatların ekonomik büyüme üzerindeki olumsuz etkileri de başka bir kaygı kaynağı.

Diğer ülkeler ise Trump’ın tarifeleri ile ilgili tehditlerinin, sadece ABD için avantajlı ticaret anlaşmaları sağlamak amacıyla söylenen bir söylem olup olmayacağını, yoksa daha geniş çapta uygulamaya geçip geçmeyeceğini sorguluyorlar. Her halükarda, Çin ve Avrupa Birliği gibi büyük ekonomiler, olası bir tarife artışına karşı misilleme yapmayı planlıyor.

Trump’ın Tarifeleri ve Küresel Ekonomik Mücadele

Son on yılda, Çin’in ekonomisi küresel ölçekte büyük bir yükseliş gösterdi ve ihracat pozisyonunu zirveye taşıdı. Ancak, Çin’in Trump’ın tarifelerine karşı boyun eğmesi pek olası görünmüyor, çünkü başka pazarlar da var.

ABD’nin Çin ithalatlarına yönelik yeni tarifeler, Çin’in üretim süreçlerini Güneydoğu Asya’ya kaydırmasına neden olabilir. Bu süreç, bölgedeki bazı ülkeler için ilk etapta fayda sağlayabilir. Ancak, Trump’ın bu tür Çin mallarının Tayland veya Vietnam gibi ülkeler üzerinden ABD’ye yönlendirilmesini engellemeye çalışması, daha geniş bir etki yaratabilir.

Trump’ın ilk başkanlık döneminde (2017-2021) Çin’e yönelik tarifeler %25’e kadar çıkmıştı ve bu dönemde üretim süreçlerinin yer değiştirmesi, özellikle Vietnam gibi ülkeler için olumlu bir gelişme olmuştu. Vietnam, düşük iş gücü maliyetleri ve hızla gelişen altyapısı ile Asya yatırımcılarının ilgisini çekmeye devam etti.

Tayland ise 2030’a kadar elektrikli araçların (EV) üretiminin %30’unu hedefliyor ve Çin’in önde gelen elektrikli araç üreticilerinin yatırımlarını bu ülkeye çekiyor.

ABD Tüketicilerini Trump’ın Tarifeleri Nasıl Etkileyecek?

Tarifeler, Trump’ın ekonomik vizyonunun merkezinde yer alıyor. Bunları, ABD ekonomisini büyütmek, istihdamı korumak ve vergi gelirlerini artırmak için bir araç olarak görüyor. Kampanya sırasında bu tarifelerin “size bir maliyet yaratmayacağını, bu maliyetin başka bir ülkeye yükleneceğini” iddia etmişti.

Basitçe ifade etmek gerekirse, tarife, ithalat edilen ürünler üzerine uygulanan ve ithalatın değerine orantılı olarak belirlenen bir iç vergi türüdür. Bu vergi, ithalat yapan yerli şirketler tarafından ödenir, yabancı şirketler tarafından değil.

Örneğin, 2018 yılında Trump, çamaşır makinesi ithalatına %50 tarife koymuştu. Bu, çamaşır makinelerinin fiyatını yaklaşık %12 veya birim başına 86 dolar artırmış ve ABD müşterileri her yıl ek olarak 1.5 milyar dolar harcamıştı.

Trump’ın önerdiği yeni tarifelerin, ekonomik maliyetin farklı bir şekilde dağılmasına neden olmayacağı öngörülmektedir.

Uluslararası Ekonomi için Peterson Enstitüsü gibi tarafsız bir kuruluş, Trump’ın önerdiği tarifelerin, en düşük gelirli %20’lik dilimin ABD gelirlerini %4 oranında, en yüksek gelirli %20’lik dilimin ise %2 oranında azaltacağını tahmin ediyor.

Trump’ın Tarife Planları ve ABD Ekonomisi Üzerindeki Etkileri

Trump’ın tarifeleri, özellikle Çin ile ilişkisi bulunan şirketler için büyük zorluklar yaratabilir. Apple, örneğin, bu durumdan etkilenecek büyük şirketlerden biridir. Şirket, üretimini Asya’daki bazı ülkelere kaydırmış olsa da, hala Çin’e bağımlı. Apple’ın yeni tarifelere karşı nasıl bir strateji izleyeceği merak konusu.

Trump’ın Çin mallarına yönelik %60’lık tarife tehdidi, Apple gibi büyük firmalar için büyük bir sorun teşkil edebilir. Ancak, Apple gibi şirketlerin, üretim süreçlerini başka yerlere kaydırarak bu sorunu aşmaya çalışacakları tahmin ediliyor.

Sonuç olarak, Trump’ın tarifeleri ABD ekonomisi için bazı avantajlar sağlasa da, diğer ülkelerle ilişkilerde ve küresel ticarette ciddi dalgalanmalara yol açabilir. Bu süreçte, ABD’nin, Asya ve Çin ile olan ticaretindeki geleceği şekillenecek ve küresel ekonominin dinamikleri yeniden şekillenecektir. Ancak, bunun ne zaman ve nasıl olacağı ise yalnızca zamanla belli olacaktır.

0
be_endim
Beğendim
0
dikkatimi_ekti
Dikkatimi Çekti
0
do_ru_bilgi
Doğru Bilgi
0
e_siz_bilgi
Eşsiz Bilgi
0
alk_l_yorum
Alkışlıyorum
0
sevdim
Sevdim
Sorumluluk Reddi Beyanı:

Bu sitede yer alan tüm bilgiler haber ve bilgilendirme amaçlı olup yatırım tavsiyesi değildir.Çok riskli bir yatırım aracı olan kripto paralara kaybına tahammül edemeyeceğiniz bir yatırım yapmaktan kaçınınız.