Güncel Ethereum Classic (ETC) rehberi: Kapsamlı Ethereum ve Ethereum Classic karşılaştırması!

Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Ethereum Classic (ETC) nedir? Ethereum Classic, akıllı sözleşme (komut dosyası oluşturma) işlevselliğine sahip, açık kaynaklı, blockchain tabanlı dağıtılmış bir bilgi işlem platformudur. Ethereum Classic, Ethereum ağının orijinal, değiştirilmemiş tarihini korur.
Ethereum Classic Nedir?
Ethereum blockchain’inde gerçekleşen hardfork sonrasında ortaya çıkan kripto paradır.
Ethereum ağı şu ana kadar birçok hardfork yaşadı. Ethereum Classic (ETC) de böyle bir hardfork sonucu doğdu.
İlgili: Ethereum (ETH) nedir, nereden, nasıl satın alınır ve geleceği nasıl?
DAO’nun oluşumu
Ethereum Classic anlayabilmemiz için öncelikle DAO’lara bakmamız lazım. Ethereum’un tüm ekosistemi, akıllı sözleşmelere dayanarak çalışır.
Kripto yatırımlarına yeni başlayanlar için kısaca özetlemek gerekirse, akıllı sözleşmeler temelde Ethereum ekosisteminde işlerin nasıl yapıldığını gösterir. Akıllı sözleşmeler, sözleşmenin şartlarını icra eden ve kolaylaştıran otomatik sözleşmelerdir.
İlgili: En güncel Ethereum Classic (ETC) fiyat tahmini (2022 – 2030)

Merkezi Olmayan Özerk Kuruluş olan DAO, Ethereum’da devrim yaratacak olan karmaşık akıllı bir sözleşmeydi. Temel olarak, ekosistemde yapılacak olan tüm DAPPS’lerin finansmanında kullanılacak merkezi olmayan bir girişim sermayesi fonu olacaktı.
İşleyişi oldukça açıktı. DAPPS yönünde finanse edilecek herhangi bir iş yapmak isterseniz, belirli miktarda ETH için DAO Token satın almanız gerekir. DAO tokenleri, resmi olarak DAO sisteminin bir parçası olduğunuzun göstergeleridir.
Peki, DAPPS nasıl onaylanacak ve oluşturulacak? Öncelikle, temelde Ethereum dünyasının küratörleri tarafından beyaz listeye alınmaları gerekiyor. Onay aldıktan sonra, DAO token sahipleri tarafından oylanırlar. Oylamada %20 onay alındığı takdirde, başlamak için gerekli fonu almaya hak kazanırlar.
DAO’nun potansiyeli ve sunduğu esneklik, kontrol ve eksiksiz şeffaflık benzersizdi; insanlar pastadan pay alabilmek için atladılar. Kurulmasından sonraki 28 gün içinde 150 milyon dolarlık ETH toplandı. O tarihte, o güne kadar verilen tüm aktif tokenlerin %14’üne sahipti.
Bu noktada şunu merak ediyor olabilirsiniz: Bütün bunlar iyi güzel ama biri daha sonra DAO’dan nasıl çıkabilir? Çok da hayranı olmadığınız bir DAPP onaylanırsa, o zaman o DAO’yu nasıl devre dışı bırakırsınız?
Bunu mümkün hale getirebilmek için, “Bölme İşlevi” (split function) adı verilen bir çıkış kapısı oluşturuldu. Bu işlevi kullanarak, yatırım yaptığınız ETH’yi geri alıp, isterseniz kendi “Çocuk DAO”nuzu bile oluşturabilirsiniz. Aslında, birden fazla DAO’dan ayrılabilir ve kendi Çocuk DAO’nuzu yaratabilir ve teklifleri kabul etmeye başlayabilirsiniz.
Sözleşmede bir şart vardı, DAO’dan ayrıldıktan sonra, elinizdeki ETH’leri harcamak için 28 gün beklemeniz gerekecekti. Bu nedenle şu ana kadar her şey güzel ve gösterişli görünüyor.
Ancak bir başka küçük problem var. Birçok kişi bu olası boşluğu gördü ve bu boşluğa dikkat çekti. DAO yaratıcıları ise, bunun büyük bir sorun olmayacağı konusunda güvence verdi. Fakat maalesef bu bir sorundu ve böylece Ethereum’u Ethereum ve Ethereum Classic diye ikiye bölen fırtınayı yarattı.
Ethereum Classic nasıl ortaya çıktı?
17 Haziran 2016’da, birisi DAO’daki bu boşluğu sömürdü ve DAO’nun fonlarının üçte birini -tabiri caizse- sifonladı. Bu rakam toplam 50 milyon doları buluyor. Bilgisayar korsanlarının keşfettikleri bu boşluk, aslında oldukça açıktı.

Eğer biri DAO’dan çıkmak istiyorsa, bir istek göndererek bunu yapabilir. Bölme işlevi (split function) daha sonra aşağıdaki iki adımı izleyecektir:
- Kullanıcılarına DAO tokenlerinin karşılığında kendi Eterini geri verir.
- İşlemi muhasebe defterine kaydeder ve iç token bakiyesini günceller.
Bilgisayar korsanlarının yaptığı ise, talep göndererek bir özyineleme yapmaktı, böylelikle bölme işlevi ortaya çıktı:
- Kullanıcıdan DAO tokenlerini alır ve onlara talep edilen Eteri verir.
- İşlemi kaydetmeden önce, recursive fonksiyon ile, kodu geri döndürür ve aynı DAO tokenleri için daha fazla Eter aktarır.
Bu durum, 50 milyon dolar değerindeki Eter çıkarılana dek bir Çocuk DAO’ya kaydedilmek suretiyle devam etti ve tahmin ettiğiniz gibi tüm Ethereum topluluğunda kıyamet koptu.
Not: Yazıya devam etmeden önce bir ayrım yapalım. Bu saldırı, Ethereum’daki herhangi bir sorun yüzünden değil, DAO’daki bir sorun nedeniyle gerçekleşti. Ethereum DAO çalışırken arka planda çalışır. Bu ikisini karıştırmamak gerekir.
Ethereum’un kurucu ortağı Gavin Wood, “DAO saldırısından dolayı Ethereum’u sorumlu tutmak, bir web sitesi her down olduğunda “İnternet bozuldu” demek gibi bir şeydir” diyor.
Şimdi, Ethereum’un, DAO’ya olanlardan dolayı hiçbir sorumluluğu olmasa da, olay genel olarak kripto para dünyasındakilerin inançlarını parçaladı. ETH fiyatı 20 dolardan 13 dolara düştü.
Hacker 50 milyon dolar değerindeki Ether’i çalmış olmasına rağmen harcayamıyordu çünkü en az 28 gün geçmesi gerekiyor. Bu para hacker’ın çocuk DAO’sunda bekliyordu. Bunu akılda tutarak, Ethereum topluluğu ve ekibi harekete geçmeye karar verdiler ve üç olası çözümün üzerinde duruldu:
- Kimse birşey yapmayacaktı.
- Yumuşak çatal (soft fork) yapılacaktı.
- Sert çatal (hard fork) yapılacaktı.
Kimse birşey yapmasıncılar
Bazı insanlar, herhangi bir değişiklik yapmanın, Ethereum’un doğasında ve altında yatan felsefesine aykırı olacağını savundu. Sonuçta, değişmez olması ve “kodun kanun” olması gerekiyordu.
Bununla birlikte pek çok insan bununla mutlu değildi, oy çokluğu ile Soft Fork (yumuşak çatal) yapılmasına karar verildi.

Yumuşak Çatal (Softfork) Nedir?
Çatal (fork) blockchain üzerinde gerçekleşen güncellemelerdir. Bir yazılım üzerinde yapılan bir güncelleme sonrasında geri alınabiliyorsa buna yumuşak çatal (softfork) denir. ANCAK, bir fark var. Yeni sürümde tadını çıkarabileceğiniz tüm güncellemeler eski sürümde görünür olmayacaktır.
Bir zincir güncelleneceği zaman, bunu yapmanın iki yolu vardır: yumuşak çatal veya sert çatal. Yumuşak çatalı şöyle bir örnekle açıklayabiliriz; bir yazılım düşünün, bu yazılım üzerinde yapılan bir güncelleme sonrasında geri alınabiliyorsa buna yumuşak çatal denir.
Bu ne anlama geliyor? Dizüstü bilgisayarınızda MS Excel 2007 kullanıyorsanız ve MS Excel 2017’te oluşturulmuş bir döküman açmak istiyorsanız, MS Excel 2015 geriye dönük olarak uyumlu olduğu için bu dökümanı açabilirsiniz.
ANCAK, bir fark var. Yeni sürümde tadını çıkarabileceğiniz tüm güncellemeler eski sürümde görünür olmayacaktır. Tekrar MS Excel analojimize geri dönüyoruz, 2017 sürümünde GIF’leri dökümana eklemenize izin veren bir özellik olduğunu varsayalım, bu GIF’leri 2007 sürümünde göremezsiniz. Temel olarak, tüm metni görürsünüz, ancak GIF’i göremezsiniz.
Esasen Ethereum, kendi blok zincirleri ile yapmayı planladığı şey buydu; burada güncelleme alıp almamakta seçim sizin tercihinizdir, ancak güncellenen kullanıcılar ve güncellenmemiş kullanıcılar hala birbirleriyle etkileşime geçebilirler.
Amaç, hacker’ın çalıntı eterinin dolaşıma girmesine yardımcı olacak bir işlem içeren tüm blokları görmezden gelip ayırarak hacker tarafından çalınan ETH’leri tamamen kilitlemekti.
Bu harika bir plan gibi görünüyordu ve Ethereum topluluğunun çoğunluğu onayladı. Ancak bir sorun ortaya çıktı, bu da tüm topluluğu başka bir durumla karşı karşıya getirdi. Yumuşak çatalı hayata geçirmek DoS (Denial of Service) saldırı vektörüne neden olacaktı.
Tüm madencilik faaliyetleri Ethereum ekosisteminde “Gas” ile ödüllendirilir. Madencilerin DoS saldırılarından korunmasının başlıca yolu budur. Birisinin, zor hesaplamalar gerektiren işlemlerle ağa saldırmaya karar verdiğini varsayalım.

Madenciler daha sonra oturup bu hesaplamaları gerçekleştirir ve başarıyla tamamlayamazlarsa yaptıkları bir takım hesaplamalara eşdeğer bir Gas puanı alacaklardır.
Hesaplama ne kadar çok zorlaşırsa ve ne kadar çok zaman alırsa, o kadar daha fazla Gas toplarlar ve aynı zamanda hacker bu saldırıları yapabilmek için kendi parasını çok fazla harcamak zorunda kalacaktır.
Ancak, olacak olan şey, bu yumuşak çatal uygulandığında hacker bu sistemin etrafında bir kaçak bulacaktır. Şimdi hacker, DAO ile etkileşime giren madencilere az ya da hiç Gas ödülüyle sonsuz karmaşık hesaplamalar yaptıracak ve kendisi de parasal bir harcama yapmadan ağa flood yapabilecek.
Aslında, saldırgan, yüksek bir Gas fiyatı belirleyerek madencileri kötü niyetli bir hesaplamayı çözmeye bile itebilir. Bunun anlamı yumuşak çatalın pek de güzel olmadığıydı. Bu durum, Ethereum topluluğuna tek seçenek bıraktı: sert çatal.
İlgili: Gassız, ücretsiz işlemler Web3 teknolojisinde devrim yaratacak!
Sert Çatal (Hardfork) Nedir?
Yumuşak çatal ve sert çatal arasındaki en önemli fark, sert çatalın (hard fork) geriye dönük olarak uyumlu olmamasıdır. Kullanıldıktan sonra kesinlikle geri dönülmez. Blok zincirinin yükseltilmiş sürümüne katılmazsanız, yeni güncellemelerden herhangi birine erişemez veya yeni sistem kullanıcılarıyla etkileşime giremezsiniz.

Ethereum’daki çatalın çalışma şekli, çatalın belirli bir noktada (bu durumda DAO saldırısından hemen önce) ana blok zincirinden ayrılan bir dal olmasıdır. Bu noktaya kadar (1.920.000 blok) eski zincir ve yeni zincir aynıdır, ancak sert çataldan hemen sonra iki zincir tamamen farklı varlıklar haline gelir.
Yeni zincir kısaca “Ethereum” veya “ETH” olarak adlandırıldı. (Ethereum Classic nedir sorumuzun cevabı tek cümleyle bu aslında.)
Bu sert çatal, esas olarak, tek işlevi “geri çekme” olan bir geri ödeme akıllı sözleşmesi yoluyla DAO tarafından herkesten çalınan tüm paranın geri ödenmesi için oluşturuldu. Dolayısıyla, DAO token sahiplerine her 100 DAO için 1 ETH verilecekti.
Bu öneri toplulukta büyük bir tartışmaya yol açtı ve bir bölünme oldu. Sert çatala karşı çıkan ve kendilerine “Anti-Hard Fork” diyen kullanıcılar yeni blok zincirine geçmeyi reddetti ve “Ethereum Classic” veya “ETC” olarak adlandırılan eski blok zincirinde kalmaya karar verdiler. Ve böylece Ethererum Classic doğmuş oldu.
Şimdi, Ethereum topluluğunda yoğunlaşan ETH ile ETC savaşına geliyoruz. Bu savaş aslında bir anlamda büyüleyici çünkü etik ve ideolojik bir savaş. Ethereum’un kurucu ortağı Gavin Wood bu savaşı “Bitcoin’in meydana çıkışından bu yana kripto para geçmişindeki en önemli an” olarak adlandırdı. Şimdi mikroskobik lenslerimizi takalım ve her ikisini de detaylı bir şekilde inceleyelim.
Ethereum vs Ethereum Classic
Eveet. Geldik Ethereum Classic nedir sorumuzun cevabını bulmaya. Sert çatala karşı çıkan kişiler “Ethereum Classic” olarak adlandırılan orijinal zincire sadık kalmaya karar verdiler.

Ethereum kurucular Vitalik Buterin ve Gavin Wood dahil tüm Ethereum ağır oyuncuları yeni zincire taşındıkları halde neden eski zincire sadık kalan insanlar var? Bunun cevabı daha felsefi bir soru.
Ethereum ve kripto paralar genel olarak piyasaya çıktığında, bunun mali yolsuzluklara karşı bir duruş olması gerekiyordu. Blok zincirin değiştirilemez bir şekilde oluşturulmasının ana felsefesi, sistemin insanoğlunun kaprislerine karşı direnmesiydi. Şimdi ise, değiştirilmemesi gerek bir zincir, değiştiriliyordu.
Bu nedenle, birçok ETC sempatizanı için sert çatal, kripto paraların çıkış felsefesine tersti. Yasaları bir kez delerseniz, hep delinir. Sert çatal ile bir nevi blok zincirin insanoğlunun kaprislerinden etkileneceğini ispatlamış oluyorsun. Ve bu, bir çok “kripto-idealist” için kabul edilemezdi. Grayscale’nin CEO’su Barry Silbert gibi bazı oldukça büyük isimler de bu sebeplerden ötürü ETC’yi destekledi.
Şimdi bütün bunların hepsi kulağa iyi geliyor, ancak Ethereum Classic ile göz ardı edilemeyecek bazı sorunlar da var.
Ethereum Classic Sorunları
Ethereum Classic nedir, ne değildir öğrenmiş olduk. Şimdi de sorunlarına bir bakalım. ETC’nin ana sorunu, Ethereum sert çatal ile olan geriye dönük uyumluluk eksikliği. Ethereum topluluğunun tüm ağır topları yeni zincire yöneldi. Bu da ETC’nin bir parçası olan herkesin ETH tarafından yapılan güncellemelere erişemeyeceği anlamına geliyor.
En iyi örnek, ETH’nin İş Kanıtı (PoW)’dan Proof of Stake (PoS)’e geçişi. ETC, yazılımları güncellemelerin kullanılmasına izin vermediği için bu update’leri uygulayamayacaktır.
ETH ile ilgili sorunlar
Daha önce de belirttiğimiz gibi, ETH’nin oluşumu, blok zincirin değiştirilemezliği ve “kod kanunu” felsefesi fikrine ters düşüyor. Bitcoin (BTC) ’nin de temel felsefelerinden biri olan değiştirilememezlikle ilgili makaleye bir göz atabilirsiniz.)
Anti-ETH taraftarlarının gözünde hardfork Ethereum’dan bir kopuştu.
Ortaya çıkan bir diğer konu da, gelecekte insanoğlunun kaprislerine maruz kalacak daha zor çatalların kalmayacağından nasıl emin olacağımız oldu? Ethereum’un farklı sürümlerini yaratan çok sayıda sert çatal olursa ne olacak? Ethereum’un yüzlerce farklı versiyonu aynı anda çalışırsa ne olacak? Bu, genel olarak onu ve kripto para birimlerini devalüasyona sokmaz mı?
Ethereum’un artıları ve eksileri nelerdir?
Ethereum Classic (ETC) artıları nedir?
“Blok zincirin değişmezliği” felsefesini ihlal etmez.
Yakın zamanda birkaç büyük oyuncunun desteğini aldı.
ETC’nin eksileri
ETH zincirinde yapılan tüm yeni güncellemelere erişemiyor (ör. PoW’dan POS’a geçiş).
Ethereum’un kurucuları dahil tüm ağır topları ETH’ye geçti.
Bir hakaret ve Ethereum topluluğuna yönelik bir saldırı olarak değerlendirildi.
Dolandırıcılarla dolu olduğu iddia ediliyor.

Sonuç
“Ethereum Classic nedir” konulu yazımızın sonuna geldik. Şunu unutmamak gerekir, Ethereum mutlak bir felâket karşısında muhteşem bir dönüş yaptı. Ethereum’un gerçek gücü, her şeyden çok, tam kapsamındadır. Ethereum sadece bir para birimi değil; insanın geleceği belirleyecek projeler inşa edebileceği bir platformdur.
ETH ve ETC için bunun anlamı nedir? ETH kendi tarafında tüm büyük geliştiricilere sahiptir ve güçlü bir şekilde büyüyor. Şimdi EEA’nın da desteğiyle, daha da iyi hale gelecektir. Herhangi bir para biriminin değeri, insanların ona duyduğu güvenden kaynaklanıyor ve tüm bu faktörlerden dolayı ETH’ye olan güven giderek büyüyecek.
ETC için maalesef aynı şey söylenemez. Halkın gözünde ETC, Ethereum ailesinin her zaman siyah koyunu olacak. Şu an itibariyle, ETH, ETC’den kat kat daha değerli ve daha iyi bir sonuç alamayacak durumdalar.
Ayrıca, ETC’nin dolandırıcılarla dolu olduğu biliniyor olması, insanların güvenini azaltıyor. Bu da değerini azaltır. Peki piyasadan tamamen silinecek midir? Hayır. Peki büyüme potansiyelinin fazla olmadığını söyleyebilir miyiz? Belki, belki değil.
ETC, orijinal zinciri korumayı ve onunla devam etmeyi seçti. Bu, blok zincir mekaniği ve özgür kapitalizmin güzelliği olarak görülebilir aslında.
Gelecek, ETH için parlak ve büyümeye devam edecek. ETH, Ethereum vakfının yapabileceklerinin canlı bir kanıtıdır. Ciddi bir krizle yüzleştiler, birbirlerine yapıştılar ve gerçekten zarif bir çözüm buldular. ETH gelecektir ve eğer Ethereum’u destekliyorsanız ve bunun ne anlama geldiğine inanıyorsanız, kesinlikle ETH kampında bulunmalısınız.
Neden ETH’yi desteklemelisin?
ETH ve ETC arasındaki farkları ayrıntılı olarak inceledikten sonra Ethereum’un tarihi üzerine bakarak hangi kampa doğru meyledersiniz? Tarihin bir parçası olmak ve Ethereum topluluğunu desteklemek istiyorsanız, o zaman ETH kampında bulunmanız gerekir. Anti-ETH taraftarlarının argümanlarında büyük boşluklar var, bunları inceleyelim.
Argüman 1: ETH, blok zincirin değişmezlik felsefesini ihlal etti
Sert çatalın “değişmezliği” ihlal ettiği doğru olsa da, ancak değişimin çevresindeki koşullar dikkate alınması gerekir. Dünyanın eterinin %14’üne sahip olan DAO’nun eter tedarikinin üçte biri çalındı. Böyle bir saldırıdan sonra, adaletin gerçekleştiğinden emin olmak için yapılması gereken bir şey vardı, o da sert çataldı (hard fork).
Sert çatal, saldırganın çaldığı eter miktarını büyük oranda devalüasyonla karşılamakla kalmadı, aynı zamanda her DAO tokeni de geri ödedi.
Argüman 2: Bu çok sayıda sert çatalın başlangıcı olacaktır
Bu şüphe, temel bir nedenden ötürü asılsızdır: Ethereum topluluğu merkezsizleşmiştir ve bir demokrasidir. Halkın çoğunluğu kabul etmedikçe böyle önemli kararlar veremezsiniz.
Comments are closed.