Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
ABD Başkanı Donald Trump, son günlerde tırmanan gerilimin ardından, ülkesinin Çin ile aktif bir ticaret savaşının içinde olduğunu resmen doğruladı.1 Bu açıklama, Trump’ın tüm Çin ithalatına %100 tarife uygulama tehdidini dile getirmesinin hemen ardından geldi ve iki küresel dev arasındaki ekonomik cepheleşmenin yeniden kızıştığını gösteriyor.2 Bir muhabirin “Çin ile ticaret savaşına mı hazırlanıyoruz?” sorusuna Trump, net bir şekilde “Pekâlâ, şu anda içindeyiz” yanıtını verdi. Başkan, tarifelerin Amerika’nın adil olmayan ticaret uygulamalarına karşı ana savunma aracı olduğunu vurgulayarak, bu politikaların ABD’nin kritik endüstrilerinin yabancı kontrolüne geçmesini engellediğini savundu.
Trump’ın geçen hafta sosyal medyadan yaptığı %100 tarife tehdidi, küresel piyasalarda anında şok etkisi yaratmıştı.3 Bu duyurunun ardından Bitcoin fiyatları birkaç saat içinde $121.560 seviyesinden $103.000’ın altına hızla geriledi.4 Analistler, bu ani düşüşün, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki gerilim işaretlerine karşı piyasanın ne kadar hassas olduğunu ve Trump’ın sözlerinin piyasa üzerindeki gücünü koruduğunu gösterdiğini belirtti.
Ticaret Politikaları ve Piyasaların Uyum Sağlama Çabası
Ticaret politikalarını destekleyenler, tarifelerin şirketleri üretimi ABD dışına taşımaktan vazgeçireceğini ve ticaret dengesini düzelteceğini savunuyor. Onlara göre bu vergiler, kısa vadede maliyet artsa bile, yerel üretimi teşvik ederek ülkenin kendine yeterliliğini artıracak. Karşıt görüştekiler ise tarifelerin elektronik, giyim ve makine gibi günlük ürünlerin fiyatlarını yükselteceği uyarısında bulunuyor. Ayrıca, Çin’in misilleme tarifeleri uygulaması durumunda Amerikan çiftçileri ve ihracatçılarının kilit pazarlara erişimini kaybedebileceği endişesini dile getiriyorlar.
Ancak ilk şokun ardından piyasaların beklenen çöküşü yaşamaması ve ABD borsa vadeli işlemlerinin istikrarlı kalması, hatta Bitcoin fiyatlarının hafifçe toparlanması, ilginç bir durumu ortaya koydu. Uzmanlar, yatırımcıların Trump’ın sert söylemlerine karşı alışkanlık kazandığını ve bu tür ani çıkışlara artık eskisi kadar hızlı panikle yanıt vermediğini düşünüyor. Bazı analistler ise Trump’ın bu sert yaklaşımını, yaklaşan ticaret görüşmeleri öncesinde Çin üzerinde baskı kurma ve elini güçlendirme amaçlı kasıtlı bir strateji olarak yorumluyor.
Hazine Bakanı Bessent’ten Çin’e Sert Eleştiri
ABD Hazine Bakanı Scott Bessent de Çin’e yönelik eleştirilere katılarak, Pekin’in ticaret ve kaynak kontrolündeki “hayal kırıklığı yaratan eylemlerini” kınadı. Bessent, Çin hükümetinin kararlarının tüm küresel ekonomiyi yavaşlatma riski taşıdığını ve uzun vadede en çok Çin’in kendi endüstrilerine zarar vereceğini belirtti. Özellikle nadir toprak mineralleri gibi kritik ihracat kısıtlamalarının küresel tedarik zincirlerini bozduğunu ve şirketleri tedarik zincirlerini Çin’den uzaklaştırmaya ittiğini savundu.
Bessent, Çin’in mevcut ticaret yaklaşımının diğer ülkelerle olan ilişkilerine zarar verdiğini ifade ederek, ABD ve müttefiklerinin yıllarca açık ticareti teşvik etmeye çalıştığını, ancak Çin’in eylemlerinin güveni sarstığını söyledi. Bakan, “Bu, Çin’e karşı dünya” diyerek sert bir tavır sergiledi ve Washington’ın müttefiklerine yeni üretim merkezleri kurmaları ve hammadde kaynaklarını çeşitlendirmeleri konusunda yardım ettiğini, böylece tek bir ülkeye olan bağımlılığı azalttığını sözlerine ekledi. Bu gelişmeler, ABD’nin yalnızca tarife savaşını tırmandırmakla kalmayıp, aynı zamanda Çin’i küresel ticaret sisteminin bir tehdidi olarak konumlandıran geniş bir jeoekonomik strateji izlediğini gösteriyor.




