Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Seçilmiş Başkan Donald Trump, Çin konusunda sert bir söylemiyle tanınan bir lider olarak, göreve başlamadan önce bile tutumunu yumuşatıyor gibi görünüyor. Trump’ın başkanlık kampanyasında, Çin’in artan ekonomik ve jeopolitik etkisine karşı durma vaadi yer alıyordu, özellikle Çin mallarına daha yüksek gümrük vergileri uygulamak ve ticaret ayrıcalıklarını kısıtlamak suretiyle.
Ancak son gelişmeler, Trump’ın kalbinde bir değişiklik olabileceğine işaret ediyor. Göreve başlamadan önce, yaklaşımını karmaşık hale getirebilecek açık bir tavır sergiliyor gibi görünüyor.
ABD TikTok Yasağı: Sosyal Medya Devi Şans Bulabilir Mi?
Trump yönetimi, Çinli teknoloji devi ByteDance’in sahibi olduğu sosyal medya uygulaması TikTok etrafındaki tartışmalarla tekrar karşı karşıya kalacak. İlk görev süresinde, Trump, Çin hükümetinin veri kötüye kullanımına karşı ulusal güvenlik endişelerini gerekçe göstererek uygulamayı yasaklamaya çalışmıştı.
2024’te Kongre, ByteDance’i TikTok’u Çinli olmayan bir sahibine satmaya zorlayacak bir yasa geçirdi veya aksi takdirde ABD’de yasaklanacak. Uyum sağlama süresi, Trump’ın göreve başlamasından bir gün önce, 19 Ocak’a kadar.
ByteDance, yasayı mahkemeye taşıdı ve Yüksek Mahkeme, davayı 10 Ocak’ta görüşecek. Ancak, Trump’ın yaklaşımı önceki dönemiyle çelişiyor. Şimdi, TikTok yasağını tersine çevirmeyi planladığı ve mahkemeye, karar verilmeden önce ofise geçene kadar beklemeleri için hukuki bir belge sunduğu belirtiliyor.
Ticaret Savaşları ve Gümrük Vergisi Görüşmeleri Devam Ediyor
Trump’ın kampanya vaatleri arasında, Çin mallarına yüksek gümrük vergileri koymak da bulunuyordu. Bu sayede ABD üretimini desteklemeyi ve Çin’in küresel ticaretteki baskınlığını kırmayı amaçlıyordu. Ancak, son açıklamaları daha uzlaşmacı bir yaklaşım sergiliyor.
Seçilmiş Başkan, Pekin’den tavizler alması durumunda gümrük vergilerini azaltmayı düşünebileceğini belirtti, bu da Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile müzakere etme isteğini gösteriyor.
Taiwan, Ukrayna ve Jeopolitik Sorular
Kampanyasında, Trump, Çin’in saldırganlığına karşı Tayvan’ın egemenliğini savunmuştu. Ancak son açıklamaları, ABD’nin Tayvan’a yönelik politikasını yeniden değerlendirmeye açık olduğunu gösteriyor. Bu değişim, Çin’in Tayvan çevresindeki askeri faaliyetlerinin artması ve Xi’nin “yeniden birleşme” çağrıları ile çakışıyor.
Trump’ın Xi’ye yönelik jestleri, aynı zamanda Çin’e karşı daha uzun vadeli bir stratejiyi de işaret ediyor. “Bu, Başkan Trump’ın sadece müttefiklerimizle değil, aynı zamanda düşmanlarımız ve rakiplerimizle de açık bir diyalog kurma örneğidir,” dedi Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt.
Xi’nin Zorlukları ve Trump’ın Savaş Durumuna Müdahalesi
Çin, Trump göreve başlamadan önce kendi iç zorluklarıyla karşı karşıya. Xi, yeni yıl konuşmasında, zayıf tüketim ve emlak krizinden kaynaklanan ekonomik sıkıntılara dikkat çekti. Trump ise Xi’nin liderliğini överek, bu değişimi vurguladı. Ayrıca, Xi’yi 20 Ocak’ta yapılacak yemin törenine davet etti.
Trump’ın Ukrayna’daki ateşkese aracılık çabalarının, Çin’in yardımıyla şekillenebileceği belirtiliyor. Trump, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky ile Paris’te görüşmesinin ardından, Çin’in barış görüşmelerinde rol oynayabileceğini belirtti. Xi’ye yaptığı davet de bu daha geniş stratejinin bir parçası olarak yorumlanıyor.
Xi’nin yemin törenine katılmasının beklenmediği belirtilse de, Trump’ın açıklamaları, iki lider arasında devam eden bir iletişimin olabileceğini düşündürüyor. Trump, bir basın toplantısında, “Törene gelip gelmeyeceğini bilmiyorum, ancak gelmek isterse, onu memnuniyetle kabul ederim,” dedi.