Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Vladimir Putin, Kazan’da düzenlediği yıllık zirvede, BRICS ülkelerinin ABD dolarının etkisinden kurtulma çabalarına rağmen, doların küresel finans üzerindeki hâkimiyetinin devam ettiğini kabul etti. Putin, ABD’nin doları siyasi bir silah olarak kullandığını ve bu durumun yalnızca Rusya’yı değil, aynı zamanda benzer yaptırımlara maruz kalan diğer ülkelerin mali bağımsızlıklarını da tehdit ettiğini belirtti.
Putin, Rusya ile Çin arasındaki ticaretin yaklaşık %95’inin artık ruble ve yuan cinsinden yapıldığını açıkladı. Bu adım, Rusya ve Çin’in Batı merkezli finans sistemlerinden uzaklaşma çabalarının bir parçası olarak görülüyor. Putin, BRICS ülkelerini geleneksel Batı finans ağlarının, örneğin SWIFT’in, alternatifi olan yeni sistemler bulmaya teşvik etti. “Doları kullanmamayı biz istemiyoruz. Ama eğer bize çalışma izni vermezlerse, alternatifler aramak zorundayız” dedi.
Putin, BRICS üyeleri arasında ekonomik işbirliğini artırmak ve Küresel Güney’deki gelişen ülkelere finansal kaynaklar sağlamak amacıyla yeni bir BRICS yatırım platformunun geliştirilmesini önerdi. Ancak, bu fikirler bazı BRICS üyeleri, özellikle Brezilya ve Hindistan, tarafından endişeyle karşılanıyor. Bu ülkeler, bloğun Çin’in egemenliğinde anti-Batı bir ittifaka dönüşmesinden korkuyorlar.
Zirvede ayrıca, NATO üyesi tek lider olan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı dikkat çekti. Erdoğan, Putin’i “sevgili dostum” olarak tanımlamasıyla biliniyor ve hem Rusya hem de Batı ile güçlü ilişkiler sürdürmeye kararlı görünüyor. Bu durum, Batı’nın Rusya’yı izole etme çabalarına rağmen Kremlin’in hala uluslararası arenada bir dışlanmışlık içinde olmadığını gösteriyor.
Zirvede ayrıca, Kuzey Kore’nin Rusya’ya asker gönderdiği haberi de yayıldı. Bu ittifak, Rusya’nın Kuzey Kore’nin nükleer hedeflerini durdurmak amacıyla uyguladığı yaptırımlara katıldığını göz önüne alındığında şaşırtıcı bir gelişme. Putin’in, Kuzey Kore lideri Kim Jong Un ile birlikte araçla gezdiği fotoğraflar da bunun somut bir örneği.
Diğer bir önemli gelişme ise Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin uzun bir aradan sonra bir araya gelmesi oldu. İki lider, karşılıklı güven ve saygının önemini vurgulayarak, sınırları üzerindeki gerginlikleri azaltma yönünde uzlaşmaya varmak için önemli konuları ele aldılar. Bu tür diyaloglar, Putin’in hedefleri açısından önemli bir destek sağlayabilir, zira Hindistan ve Çin arasındaki ilişkilerin düzelmesi, BRICS’in genel gücünü artırabilir.
Putin’in bu zirvede ortaya koyduğu stratejik hamleler, uluslararası ilişkilerdeki dinamikleri değiştirebilir ve dolara olan bağımlılığı azaltmaya yönelik çabaların hız kazanmasına neden olabilir.