Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Son dönemde Amerika Birleşik Devletleri Hazine Bakanı Janet Yellen’ın bilgisayarına yapılan siber saldırı, dikkatleri üzerine çekti. Ancak bu siber güvenlik krizine en dikkat çeken tepki, Tesla CEO’su Elon Musk’tan geldi. Musk, X (eski adıyla Twitter) üzerinden Yellen’ı hedef alarak siber güvenlik açığını alaycı bir dille eleştirdi.
Çinli hackerlar tarafından gerçekleştirilen saldırı, yalnızca Yellen’ın bilgisayarını değil, aynı zamanda yüksek düzeydeki Hazine yetkililerinin bilgisayarlarını da hedef aldı. Saldırganlar, 50’den az unclassified dosyaya erişim sağladı. Ayrıca, yaklaşık 400 dizüstü ve masaüstü bilgisayar hacklenerek, çok sayıda çalışan ismi, şifresi ve 3.000’den fazla dosya çalındı. Bu siber saldırı, yalnızca Hazine Bakanlığı için değil, Amerikan hükümeti için de büyük bir güvenlik açığı oluşturdu.
Elon Musk, bu durumu fırsat bilerek Yellen’a yönelik alaycı bir yorumda bulundu. “12 yaşındaki bir çocuk Yellen’ın bilgisayarını hackleyebilir. Sanırım Wi-Fi yönlendiricisini nasıl yeniden başlatacağını bile bilmiyordur,” şeklindeki açıklaması, Musk’ın sosyal medyadaki takipçileri arasında büyük yankı uyandırdı. Musk, aynı zamanda Bitcoin’i de gündeme getirerek, “Belki de ‘Bana 1 BTC gönder, sana 2 BTC gönderirim’ e-postasını tıkladı,” diyerek durumu daha da mizahi hale getirdi.
Bu yorum, Yellen’ın kripto paralarla ilgili geçmişindeki tutumları göz önünde bulundurulduğunda anlam kazanıyor. Yellen, 2021’de Hazine Bakanı olarak göreve başladığında, kripto paraların yasa dışı faaliyetlerde kullanımını vurgulayarak sert düzenlemeler önerdi. Bu açıklamalar, kripto dünyasında büyük tartışmalara yol açtı. Hatta 2017 yılında Yellen, Federal Rezerv Başkanı iken, arkasında “Buy Bitcoin” yazılı bir pankart taşıyan bir gencin olduğu görüntülerle de gündeme gelmişti.
Musk’ın yorumları, Yellen’ın teknoloji ve kripto paralara karşı olan mesafeli tutumunu bir kez daha gündeme taşıdı. Ancak bunun ötesinde, bu olay, Amerika Birleşik Devletleri’nin ulusal güvenliğini tehdit eden siber saldırıların boyutlarını ve devlet yetkililerinin siber güvenlik konusundaki zayıflıklarını gözler önüne serdi. Bu saldırı, aynı zamanda siber güvenlik önlemlerinin ve devlet kurumları arasındaki işbirliğinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdi.