Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Onlarca yıldır Amerikan istisnacılığı sadece ABD ekonomisinin değil, küresel finans sisteminin de güven motoruydu. Amerika’nın farklı (ve daha üstün) olduğu inancı; teknoloji değerlemelerinden doların küresel rezerv para olmasına kadar her şeyi destekliyordu. Ama şimdi, Trump’ın ticaret savaşlarını yeniden başlatması ve siyasi kaos ortamı, Goldman Sachs gibi devlerin ve eski BHP ekonomistlerinin bile şu soruyu sormasına neden oluyor:
👉 Amerikan istisnacılığı sona mı eriyor?
🔥 Piyasalar Artık Sloganlara Değil Gerçeklere Bakıyor
Detaylara bakalım:
- S&P 500, yıl başından bu yana %10 düştü
- Dolar oynak, Hazine tahvilleri sarsıldı
- “Muhteşem Yedili” teknoloji hisseleri kan kaybediyor — Tesla %40, Nvidia %20’den fazla, Meta ve Amazon çift haneli düşüşte
- Vanguard CEO’su Salim Ramji bile itiraf ediyor: “Fon akışlarımızda açıkça görüyoruz.”
Bu sadece bir teknoloji düzeltmesi değil. Bu, ABD’nin ekonomik güvenilirliğine duyulan inancın zayıflaması.
🚨 Trump’ın Kaosu = Stratejik Risk
Trump’ın geri dönüşünden sonra geçen üç ayda olanlar:
- Gümrük vergisi tehditleri ve belirsiz ekonomik sinyaller
- Küresel ittifaklarda kırılganlık
- Siyasallaşmış bir Merkez Bankası ve zayıflayan kurumsal güven
Amerika’nın bir zamanlar en büyük avantajları olan hukuk devleti, ekonomik istikrar ve uluslararası işbirliği artık pek de sağlam görünmüyor.
Ve Çin?
Tüm bu gelişmeleri adeta uzun vadeli stratejilerinin gerçekleşmesi gibi izliyor.
💬 Salim Ramji: Hâlâ Umutlu
Tüm bu gelişmelere rağmen, Vanguard CEO’su Salim Ramji, “Amerikan istisnacılığı zirvesine ulaştı mı?” sorusuna sert bir “kesinlikle hayır” yanıtı veriyor. Bu iyimserlik tamamen boş değil—Vanguard bu yıl 117 milyar dolar ETF fon girişi gördü, çoğu ABD odaklıydı.
Ama Ramji bile bazı sinyalleri kabul ediyor:
“Müşterilerimiz daima dengede olmalı,” diyor — yani: panik yapmayın ama olanları da görmezden gelmeyin.
🔮 Büyük Soru: Bu Bir Yeniden Başlangıç mı, Yoksa Geçici Bir Kriz mi?
Belki bu sadece bir türbülans ve Amerika hâlâ inovasyon, sermaye derinliği ve askeri güçle bu süreci atlatabilir.
Ya da belki artık daha çok kutuplu bir dünya doğuyor—Amerikan üstünlüğü inancının sorgulandığı bir çağ başlıyor.
Peki sen ne düşünüyorsun?
Bu bir dünya düzeni yeniden ayarı mı, yoksa Amerika’nın klasik hikayesi mi: önce dağılır, sonra her zamankinden daha güçlü geri döner?