Trump Yönetimi ve Kripto Düzeni: Özgürlük mü, Risk mi?

Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.

Trump yönetiminin 2025 yılında göreve gelmesiyle birlikte, ABD’de kripto para sektörüne yönelik düzenleyici yaklaşımlar köklü bir değişim geçirdi. Önceki Biden yönetimi döneminde sıkı denetimlere maruz kalan sektör, artık daha özgür bir ortamda faaliyet gösterebilecek gibi görünüyor. Özellikle ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) Robinhood ve Coinbase hakkındaki soruşturmaları sonlandırması, piyasada büyük bir rahatlamaya yol açtı. Ancak bu serbestlik, sektör için yeni fırsatlar sunarken bazı riskleri de beraberinde getiriyor.

Kripto Düzenlemelerinde Paradigma Değişimi

Biden yönetimi döneminde SEC, kripto sektörünü “uygulama yoluyla düzenleme” (regulation by enforcement) stratejisiyle yönetiyordu. Bu, şirketlerin neyin yasal olup olmadığını tam olarak bilmeden faaliyet göstermelerine ve her an beklenmedik cezalarla karşılaşmalarına neden oluyordu. Ancak Trump yönetimi, bu yaklaşımdan uzaklaşarak piyasanın kendi kendini düzenlemesine daha fazla alan tanıyor.

Robinhood ve Coinbase davalarının düşmesi, Trump yönetiminin bu konudaki duruşunu net bir şekilde gösterdi. Robinhood’un Baş Hukuk Yetkilisi Dan Gallagher, soruşturmanın hiç açılmaması gerektiğini savunarak, SEC’in nihayet adil bir duruş sergilediğini belirtti. Benzer şekilde, Coinbase’in Baş Hukuk Yetkilisi Paul Grewal da SEC’in geri adım atmasını siyasi bir değişimin sonucu olarak değerlendirdi.

Bu gelişmeler, yatırımcıların sektöre olan güvenini artırdı. Robinhood’un hisse senetleri %3,3 oranında yükselirken, Coinbase hisseleri %4,9 oranında değer kazandı. Bunun yanı sıra, şirketlerin kripto gelirleri de önemli ölçüde arttı.

Serbest Piyasanın Tehlikeleri

Düzenlemelerin gevşetilmesi, kripto sektörüne yeni bir soluk getirse de, bu durumun bazı olumsuz etkileri de olabilir. Örneğin, SEC’in Coinbase davasını düşürmesinin hemen ardından, Bybit borsası 1,4 milyar dolarlık dev bir hack saldırısına uğradı. Bu olay, düzenleme eksikliğinin sektörde ciddi güvenlik açıklarına yol açabileceğini gösteriyor.

Biden yönetimi döneminde sıkı düzenlemeler nedeniyle bazı şirketler kullanıcı güvenliği konusunda daha dikkatli davranıyordu. Ancak serbest piyasa yaklaşımı, bazı platformların güvenlik önlemlerini gevşetmesine ve yatırımcıları daha büyük risklere maruz bırakmasına neden olabilir. Özellikle kara para aklama ve dolandırıcılık vakalarının artması, düzenleyici kurumları tekrar müdahale etmeye zorlayabilir.

Gelecek Nasıl Şekillenecek?

Trump yönetimi, tamamen kuralsız bir piyasa hedeflemiyor. Bunun yerine, daha net ve uygulanabilir düzenlemeler getirmek istiyor. Bu kapsamda, SEC’in yeni başkanı Mark T. Uyeda liderliğinde bir çalışma grubu oluşturuldu. Ayrıca, Trump yönetimi Ocak 2025’te “Amerikan Dijital Finans Teknolojisinde Liderliği Güçlendirme” başlıklı bir yürütme emri yayınladı.

Önümüzdeki aylarda, ABD’nin kripto para sektörüne yönelik nihai düzenleyici çerçevesi şekillenecek. Eğer piyasanın serbestçe büyümesine izin verilirken yatırımcıları koruyacak önlemler de alınırsa, ABD kripto sektörü küresel çapta büyük bir atılım yapabilir. Ancak denetimsizlik kötüye kullanılırsa, büyük güvenlik açıkları ve yeni skandallar kaçınılmaz olabilir.

Sonuç olarak, Trump yönetiminin yeni yaklaşımı, kripto piyasasında büyük bir dönüşüm yaratıyor. Ancak bu dönüşümün sektör için gerçekten faydalı olup olmayacağını zaman gösterecek.