Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Japonya, bir zamanlar refah içinde yaşayan halkıyla tanınan bir ülke iken, günümüzde yüksek enflasyon ve zayıf yen ile mücadele ediyor. Temel gıda maddeleri olan pirinç, ahtapot ve konaklama fiyatları, artan dolar bazlı turizm ve COVID-19 sonrası ekonomik politikaların etkisiyle hızla yükseliyor. Ancak, bu durumdan kurtulmanın bir yolu olarak kripto para seçenekleri öne çıkıyor.
Son yıllarda, güçlü ABD doları ve rekor seviyelerdeki ekonomik teşvik önlemleri, Japonya’yı zor bir duruma soktu. 2020’de, ülkenin GSYİH’sinin en az %16’sını bu teşviklere harcadığı tahmin ediliyor. Süregelen mali genişlemenin ardından, yenin değer kaybetmesi, yerel halkın yaşam standartlarını ciddi şekilde etkiledi. Emekliler, düşük emekli maaşları ile geçimlerini sağlamak için tam zamanlı işlerde çalışmak zorunda kalıyor. Hatta, birçok Japon vatandaşı, kendi ülkelerinde seyahat etmek için uygun konaklama bulmakta zorluk yaşıyor.
Konaklama sektöründeki fiyat artışları, yerli halkı olumsuz etkileyen bir diğer önemli faktör. Turizm patlaması, otel fiyatlarını yükseltirken, Japonya Havayolları gibi firmalar, turistlere cazip fırsatlar sunarak yerli halkın tepkisini çekiyor. Ülkede, aşırı turizm ve yabancı ziyaretçilerin yerel kültüre saygısızlıkları konusunda endişeler artmakta.
Temel gıda maddelerine gelince, son dönemde fiyatların fahiş bir şekilde arttığı gözlemleniyor. Örneğin, geleneksel ahtapot topları olan takoyaki’nin fiyatı, sadece bir parça için 20 yen artmış durumda. Ayrıca, Asahi gibi bira markalarının fiyatları da önümüzdeki yıl %5-8 oranında artacak. 2023 yılında, yeni hasat edilen pirincin fiyatı ise geçen yıla göre %48 oranında yükselerek, 1993 yılından bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı.
Bütün bu etkenlerin birleşimi, Japonya’nın ekonomisinin ve geleneksel kültürünün giderek daha fazla tehdit altında olduğu anlamına geliyor. Enerji tüketimi yüksek olan devletlerin ve şirketlerin, bireylerden daha az su kullanmalarını istemesi gibi zorluklarla karşı karşıya kalan Japon halkı, bu olumsuz durumu aşmak için alternatif çözümler aramak zorunda kalıyor.
Kripto para birimleri, bu zorluklarla başa çıkmak için bir araç olarak dikkat çekiyor. Kripto, bireylerin mali durumlarını kontrol altına almalarına yardımcı olabilir ve geleneksel finans sisteminin dışına çıkarak daha bağımsız bir ekonomik yaşam sunabilir. Bununla birlikte, kripto paraların güvenliği ve regülasyonları konusunda endişeler devam ediyor. Ancak, Japonya’nın dijital para birimlerine olan ilgisi ve teknolojiye olan yatkınlığı, kripto paraların bu zorlu dönemlerde nasıl bir çözüm olabileceğini gösteriyor.
Sonuç olarak, Japonya’nın içinde bulunduğu ekonomik durumu düzeltmek için hızlı çözümler yok. Ancak, kripto para birimleri gibi alternatif finansal araçlar, bireylere daha fazla kontrol ve esneklik sağlayabilir. Ekonomik belirsizlikler devam ederken, Japon halkının bu yeni finansal dünyayı nasıl benimseyeceği ve bunun topluma ne tür etkiler yaratacağı merakla bekleniyor.