Canlı sohbete katılmak, haber, uzman görüşü ve piyasa sinyallerini anında almak için TELEGRAM, TWITTER, FACEBOOK, INSTAGRAM’dan bizi takip edin.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) üst düzey yöneticilerinden Francois Villeroy de Galhau, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın ticaret savaşlarına dayalı politikalarını sert bir dille eleştirdi. New York’ta düzenlenen bir konferansta konuşan Villeroy, Trump’ın uyguladığı agresif ticaret önlemlerinin küresel ekonomik istikrara zarar verdiğini ve müttefikler arasındaki güveni zedelediğini söyledi.
“Bu bir kazan-kaybet değil, kayıp-kayıp oyunudur,” diyen Villeroy, bu politikaların hâlihazırda kırılgan olan küresel ekonomiyi daha da zora soktuğunu belirtti. Büyük ekonomiler arasında artırılan gümrük vergilerinin belirsizlik yarattığını, yatırımları caydırdığını ve finansal piyasaların istikrarını tehdit ettiğini ifade etti.
Villeroy’un bu çıkışı, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) kısa süre önce küresel büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etmesinin hemen ardından geldi. IMF, ticaret savaşlarının daha da tırmanması durumunda büyüme görünümünün daha da kötüleşebileceği uyarısında bulunmuştu.
Aynı zamanda Avrupa’nın en etkili merkez bankacılarından biri olan Villeroy, Atlantik ötesinde daha dürüst bir iletişim çağrısı yaparak, ticaret savaşlarının yol açtığı hasarın objektif biçimde değerlendirilmesini ve yeniden yapıcı bir diyalog zemininin kurulmasını istedi.
Avrupa’nın Değerlerini Savunmak
Trump’ın Avrupa Birliği’ni (AB) ABD’ye karşı kurulan bir yapı olarak nitelemesine de yanıt veren Villeroy, bu söylemin tarihsel gerçeklerle çeliştiğini ifade etti. AB’nin II. Dünya Savaşı sonrası Amerikan desteğiyle kurulduğunu hatırlatan Villeroy, AB’nin çok taraflılığın en iyi örneklerinden biri olduğunu ve barış, demokrasi ile piyasa ekonomisi gibi değerleri paylaştığını vurguladı.
ECB Başkanı Christine Lagarde’ın aynı gün yaptığı açıklamada da Avrupa ülkelerine, dışsal şoklara karşı daha dirençli olabilmek için kendi aralarındaki ticari engelleri kaldırma çağrısı yaptığı görüldü. Lagarde, özellikle iç ticaretin ve bölgesel işbirliğinin artırılmasının dış tehditlere karşı koruyucu bir kalkan olabileceğini ifade etti.
İşbirliği Hâlâ Mümkün
Villeroy, konuşmasını yapıcı bir tonla tamamlayarak, ABD ile Avrupa arasında rasyonel ve uzun vadeli işbirliğine dayalı bir diyaloğun hâlâ mümkün olduğunu söyledi. Uluslararası ticaretin sıfır toplamlı bir oyun olmadığını belirten Villeroy, karşılıklı faydaya dayalı ekonomik ilişkilerin mümkün olduğunu savundu.
Özellikle ABD’nin Avrupa ile finans, teknoloji ve danışmanlık alanlarında önemli bir hizmet fazlasına sahip olduğuna dikkat çeken Villeroy, bu alanlardaki ortaklığın sürdürülmesinin her iki taraf için kazançlı olacağını belirtti. Ayrıca KDV gibi uygulamaların gümrük vergisiyle karıştırılmaması gerektiğini, bunların korumacı bir amaç taşımadığını da sözlerine ekledi.
ECB’nin temel senaryosunun hâlâ 2025 yılında enflasyonun %2 seviyesine dönmesi yönünde olduğunu söyleyen Villeroy, ticaret gerilimlerinin bu tahmini riske atabileceğini de kabul etti.
Villeroy, Avrupa’nın bu zorluklara daha güçlü bir şekilde yanıt vermesi gerektiğini vurguladı: Daha iyi yatırımlar, daha hızlı inovasyonlar ve yeni küresel ortaklıklarla ilerlemek gerektiğini söyledi. Ayrıca merkez bankalarının bağımsızlığına yönelik siyasi müdahalelere dair uyarıda bulunarak, bu tür müdahalelerin finansal sistemde telafisi zor zararlar yaratabileceğini ifade etti.
Sizce Villeroy’un bu çıkışı, AB-ABD ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor olabilir mi?
